Ansızın Bi’ İnfilak asla tek şarkılık bi’ grup değil ama ben kendimi dönüp dolaşıp Giderken’i dinlerken buluyorum. Bu da grupla değil benimle ilgili bi’ durum. Giderken’den kopmayı başardığım zamanlarda Kimse Kimseyi Sevmesin, Unuttum Gitti, Bilmem Neden,Bi’Tek Biz mi Sarhoşuz, Eskidin, Kardeş…galiba bütün şarkılarını dinlemeyi seviyorum. Atımı Hazırlayın ve Retro Bahar grubun bugüne dek yaptığı iki albüm. Ayrıca Giderken şarkısı Bergüzar Korel ve Engin Akyürek’in oynadığı Bir Aşk İki Hayat fiminin soundtrack’inde de kullanıldı. Ansızın Bi’ İnfilak ismi The Doors için yazılan bir kitabın kapağındaki dipnotta bulunan The Doors algının kapıları ansızın bi’ infilak bir de Edip Cansever’in İnfilak şiirinden geliyor.(Ne şahane referanslar) Şunu da söylemeden geçemeyeceğim Kardeş şarkısında Emre’nin ‘nerdesin kardeş’ kısmını söylerkenki duygusu insana derin bir iç çektiriyor. Sözleri de yazan Emre’nin insanı şarkının hissiyatına hapseden bu enerjisinde Balık olmasının da etkisi büyük:) Zira bir duygu durumunu anlamak şarkıda dinleyenin de anlamasını sağlamak herkesin harcı değil.

Kendilerinin bi’ cover geçmişi de var Ansızın Bi’İnfilak olmadan önce bir cover grubu olarak sahnelere çıkıyorlardı. Tüm cover’larını dinleme imkanım olmasa da şahsen kendimin de dinlemekten çok keyif aldığım Kaleo / Way Down We Go cover’ını orijinalini dinlemeyi sevdiğim kadar seviyorum.

İşte bu her şarkısını dinlemeyi sevdiğim grup adına röportajı kendileri de ayrıca komik tatlı adamlar Emre Yasak (vokal), Barış Eskikaya (klavye) ile yaptık.

JMB: Klasik bir sorudur ama filmin başladığı yerdir grubun biraraya gelme hikayesi. Bir grup için bir araya gelme isim bulma (çünkü isminiz bir noktada kaderinizdir) konuşmalarını hep çok eğlenceli bulmuşumdur ve arka planını merak etmişimdir. İşte saçmalamaya en yaklaşılan anlarda hedefe de ulaşılır. Bana hikayeyi anlatın:)

Ansızın Bi’İnfilak: Bizim 2013-2016 arası yabancı cover’lar söylediğimiz bir grubumuz vardı. Barış Eskikaya’nın da içinde olduğu bu gruptan sadece Barış’la ikimiz kaldık.

JMB: Kaleo / Way Down We Go yorumunuz çok güzel.

Ansızın Bi’İnfilak: Yine o tarz şeyler söylüyorduk. Kadıköy’de Taksim’de sahne alıyorduk. Sonra Barış’la dedik ki biz kendi şarkılarımızı yapalım. Grupta biz Barış’la iki kişi kalmıştık, yeni arkadaş arayışlarımız başladı. O sıra Onur Gülamber’le tanıştık. O da Yıldız Teknik Üniversitesi’nde ses teknolojileri okuyordu. Bizim o işleri de bilen bir arkadaşa da ihtiyacımız vardı sadece gitarist anlamında değil. Onun okuldan arkadaşları katıldı bize Anıl’la Kaan şu anki kadroda. Barış’la ben (Emre) hariç herkes başka yerlerde de çalıyor.

Albümün çıkmasına bir kaç hafta kalmıştı albüm çıkacak isim yok.İsim bulmak da biraz sancılı bir olay. O mu olsun bu mu olsun, birşeyler de buluyoruz bazen saçma geliyor. Bulunabilecek bütün isimler bulunmuş gibi geliyor. Sonra Emre bir tane kitap söylemişti sahaftan The Doors’un hikayesini anlatan bir kitap. Çok da nadir bulunan kitaplardan biriymiş. Sonra stüdyoda o kitap varmış Onur da o kitabı inceliyor.(Barış)

JMB: Ne isimler geçti hatırlıyor musunuz?

 Ansızın Bi’İnfilak: Şunu çok tartıştık acayip isimli gruplar yeni yeni duyulmaya başlamış. Acayip isimli olsun mu yoksa tek isim mi olsun onlar tartışılıyor. O acayip isimler moda diye koymak istemedik çünkü o moda da bir gün geçecek. Ama öbür isimler de çok yalın geliyor zaten en güzellerini koymuşlar Duman gibi eskiler.

70’li yıllarda hem yurt dışında hem yurt içinde acayip isimler popüler olmuş. Sonra Onur ‘Abi buldum işte’ dedi. Kitabın Türkçe baskısında ön kapağında altta dipnot gibi, İngilizcesi’nde orijinalinde yok, yazarın dipnot gibi birşeyi. ‘The Doors algının kapıları ansızın bi infilak’ yazıyor.’ Onur ‘İsmi bu olsun’ dedi. Kitabın içinde geçmiyor. Çevirmeni çok bulmak istiyoruz. Bizim de hoşumuza gitti zaten The Doors’la da ilgili olmasını çok seviyoruz çünkü The Doors çalıyoruz da. İnternette bir şeyin ismi mi diye ararken Edip Cansever’in İnfilak diye bir şiiri var onun da en son dizesinde yer alıyor. Bizim de çok sevdiğimiz bir şair. Dedik bu çok güzel tesadüf oldu. Bütün handikaplarına rağmen çünkü çok zor bir isim biz de öyle kullanmaya karar verdik.

JMB: Apostrof niçin?

 Ansızın Bi’İnfilak: İsim zaten uzuyor, Türk Dil Kurumu üstten apostrofu kabul etmişti.Dedik biz hiç r’yi koymayalım. Şarkılarda da çok koymuyoruz o yüzden iki şarkımız var bi’ olarak kullandığımız r’yi attığımız.

JMB: İki albüm yaptınız Atımı Hazırlayın ve Retro Bahar, aslında hep bi’single kafası var albüm yapan da yok. Siz çok eski bi’grup olmamanıza rağmen iki albüm çıkarmayı başarmışsınız…

Ansızın Bi’İnfilak: Teknolojiden kaynaklı teknolojinin hep müziğe faydası var diyoruz ya bu da dezavantajı.Çocukluğumuzda kaset alırdık. O kaseti sona sarma bile yoktu bazen, plakta hiç yoktu. Kaset çok değerli mecburen dinlerdiniz A yüzü B yüzü. Şimdi bunu hiç görmeyen genç arkadaşlar basıyor şarkıyı geçiyor, çok hızlı bi’ tüketim oluyor. Dolayısıyla albüm de eskisi kadar değer görmüyor bir de artık albümler plak, cd, kaset olarak basılmıyor. Tabi bunları basmak dağıtmak pahalı. Bazı sanatçılar prestij için basıyor ama artık satılmıyor. İş dijitale dönünce bu albüm işleri biraz bizim janrada, hem alternatif hem rock kökenli müziklerde albüm sizin olmazsa olmazınız oluyor kataloğunuz gibi o yüzden biz yine de yapmak istedik.İlk albümden önce de iki single yapmıştık. Geçmişe dönüp bakınca 2-3 albümünün olması lazım grubun.

JMB: 2016 yılında kurulmuş bir grupsunuz çok eski değilsiniz ama bu kısa tarihe iki albüm sığdırdınız.

 Ansızın Bi’İnfilak: İşler biraz hızlı oluyor. İyi dinleyici dendiği zaman bizim için çok değerli, müziğin çok iyi dinlendiğini düşünmüyoruz. İyi dinleyici de şunu arıyor: O grubun şarkılarını tarzını sözlerini müziğini anlamak için albüm şart. Kataloğunuzda 8-10 tane şarkınız yoksa o grubu tanımanız çok zor. Geçmiş böyle tek şarkı ile ünlü olmuş gruplarla dolu o yüzden albüm olsun istedik. İlk albümde onu çok süper yakaladık diyemem daha rock’n roll bir albüm oldu biraz her telden çalan. İkinci albüm Retro Bahar’da o havaya biz çok dikkat ettik.

JMB: Retro Bahar’da geçmiş günler geri gelmiş, bir dönemi günümüze taşımışsınız diyebilir miyiz?

 Ansızın Bi’İnfilak: İkinci albümde en baştan itibaren bir konsept belirledik. Hem sözler hem de sound açısından konsept belirleyelim ve bunun üstüne kurgulayalım albümü dedik. Şarkıların birbiriyle bağlantısı olsun istedik. Ona dikkat ederek yola çıktık. Konsept olarak biz 80 ve 90 soundunu çok seviyoruz. O dönemki elementleri biraz onları modernize ederek başlayalım dedik.  Retroluk ordan geliyor. Albüm bahara denk geldi. Acaba yetiştiremeyecek miyiz derken yetişmezse yazın zaten albüm yapılmıyor sonbahara yine olur diyerek Retro Bahar oldu. Kapak çekiminden içinde kullandığımız enstrümanlara kadar müzik de dahil herşey aslında 80’lerin 90’ların havasını vermek için yapıldı o yüzden Retro Bahar.

JMB: Youtube’daki Kimse Kimseyi Sevmesin performansınızda ‘hafif elektrikli’ diye bi’tabir kullanmışsınız. Çok hoşuma gitti ama biraz açıklayın bu ‘hafifliği’…

Ansızın Bi’İnfilak: Hafif elektrikli, ne tam akustik ne de elektrikli demek. Akustik dediğiniz şey aslında mikrofon bile olmayacak tek bi’ gitar tek bi’ vokal mikrofonsuz. İşte gerçek akustik o. Şimdi tabi akustik gitar ama elektriğe bağlıyorsunuz keyboard zaten elektrikkli bir alet. Biz öyle modlara hafif elektrikli diyoruz. Bazen biraz davul da giriyor. Hafif hafif çalıyoruz ama elektrikli. Bizim konserler özellikle ilk albüm zamanı sert oluyordu. Biraz böyle çarpan cinsten oluyordu.

JMB: Unuttum Gitti’nin klibini izlerken şarkı sözlerini dinlerken hep bir kadın kafası var gibi geliyor, öyle hissediyorum…

Ansızın Bi’İnfilak: Biz kadın ya da erkek gibi ifadeler kullanmıyoruz ‘sevgilim’ derken kadın da erkek de söylüyor sevgilimi. Genellikle ben yazıyorum sözleri (Emre). Sözleri yazarken genelde karşı cinsle ilgili temalar oluyor aşk, sevgi vs. Biraz klasik ama ben de hiç şey yok bi’ tane olay yaşanmış ben o olayı anlatayım durumu yok. Genelde bütün yaşanmışlıkların toplamı var aslında. Onlar da tahmin edeceğiniz gibi herkesin başına geldiği için ben orda herkesin adına bu böyle olsaydı n’olurdu, böyle bir şey yaşayan ne hissederdi. Benim bildiğim aldatıldığım bi’durum yok ama bir şarkıda aldatmayla ilgili bir şey var. Bi’tanesinde çok kötü terkedip o insandan nefret etme var. Benim ilişkilerimde bunlar yaşanmadı ama herkesin yaşayabileceği bu duyguları hissederek o melodi bana onu hatırlatarak sözler o şekilde çıkmış oldu.

JMB: Kadınlar sanki biraz daha yüksek yaşıyor ya duyguları o yüzden belki şarkılardaki hissiyat kadın kafası gibi geliyor…

Ansızın Bi’İnfilak: Tabi ben de duygusalım balık burcuyum:) O yüzden de olabilir bu kafalar.(Emre)

JMB: Ben de oğlağım ‘hafif’ duygusalım. Ama balıkların duygusal yönleri, herşeyle empati kurma yeteneği yüksektir. Bir de kolay ağlarlar sizin göz yaşlarınız kolay akar mı?

Ansızın Bi’İnfilak: Yok duygu olarak göstermesem de içte etkileniyorum. O da yansıyor. müzikler de bizde romantik tatta çıktığı için müzikle uğraşanlarda o duygusallık oluyor.(Emre)

JMB: Eskiden bir cover grubuydunuz şimdi cover yapmayı albümlerinize cover koymayı istiyor musunuz?

Ansızın Bi’İnfilak: Aslında istiyoruz konserlerde 4-5 tane çalıyoruz. Genelde The Doors söylüyoruz çok sevdiğimiz için. Türkçe pek çalmıyoruz. Albümde çalma meselesine gelince telifler, izinler giriyor devreye çok ünlü bir şarkıysa bu koymak istediğimiz çok yüksek meblağlar istiyorlar bizlerin karşılayamayacağı meblağlar. Bazen de sanatçının ya da haklar kimdeyse plak şirketinin hoşuna gidiyor ücretsiz de verilebiliyor. Bizim öyle bir arayışımız olmadı bugüne kadar denk de gelmedi. İlerde belki olabilir.

JMB: Var mı çok sevdiğiniz istediğiniz bir şarkı?

Ansızın Bi’İnfilak: Kadın vokallerden Ajda Pekkan’ı çok seviyoruz. Onun batılı adapte aranjmanları oluyor. Onların Türkçe sözleri de çok güzel. Belki ordan birşey olabilir. Bazen aramızda konuşuyoruz çok da geriye gidemiyoruz zaten. Duman, Athena, Mor ve Ötesi onlar bizim abilerimiz zaten. Onlar da o kadar eskimedi alıp şarkılarını coverlamak için. Bizim gibi gruplar festivallerde onların önünde çıkıyor biz de çıktık Duman’ın önünde. Şimdi onların zamanı var daha. Cem Karaca’lar var onların da heralde yapılmayanı kalmadı. Farklı bir tat olmadıkça biz yapmayı düşünmüyoruz ama farklı bir şey yakalarsak tabi ki istiyoruz sonuçta biz de uzaydan gelmedik bu topraklardaki müzikleri dinleyerek geldik. Yabancı şarkı zaten sahnede söylüyoruz. Orda da popüler şeylerden çok bizim sevdiğimiz şeyleri söylüyoruz. mesela Kaleo onu çok öneririm. Şimdi Mt.Joy diye bir grup var Dirty Love çok güzel şarkı o albüm de çok güzel. Yabancılar zaten çok ilerde bu işte, üretkenler. Hem teknik olarak hem yapış biçimi olarak hala eski tarz müzik üretiyoruz. Çok yenilikçi şeyler burda pek işlemiyor. Siz yapıyorsunuz bu sefer kimse dinlemiyor. Kimse dinlemesin diye yapmıyosunuz. Zor biraz burda müzik yapmak.

JMB: Kendi şarkılarınızdan en çok hangisini çalıp söylemeyi seviyorsunuz?

Ansızın Bi’İnfilak: O biraz dönemsel oluyor. Yeni albümden sonra biz daha dört beş konser verdik. Yeni albüm şu an bayağı hoşumuza gidiyor, öncekiler de gidiyor.

(Emre) Birini seç Barış:) Mesela ‘Bilmem Neden’ çok hoşuma gidiyor. Ben de ‘Senden Gizli’yi çok seviyorum (Emre) ‘Kimse Kimseyi Sevmesin’ daha vokalin öne çıktığı bir parça söylemeyi seviyorum.

JMB: Kendi şarkılarınız dışında ne dinlemeyi seviyorsunuz?

Ansızın Bi’İnfilak: Mt.Joy’u yeni keşfettik çok hoşumuza gidiyor albüm. Geçenlerde Bahamas diye bir grup keşfettik. O da çok güzel sakin bi’müzik yapıyorlar. Bahamas deyince adalar, tropikal şeyler geliyor akla:) Kaleo maalesef 4 yıldır albüm yapamadı yeni bir şey yok. Eskilerden The Doors hala dinliyoruz. Ben mesela Adamlar grubunu, Büyük Ev Ablukada’yı seviyorum. Mesela Adamlar’ın önceki albümünü daha çok seviyorum. O biraz daha bana hitap ediyor. (Emre). Yerli bu ara çok bir şey çıkmıyor. Bizim tarzın en bilindiklerini takip ediyoruz. Biz de yeni şeyler bekliyoruz.

JMB: Ekşi’de bi’dinleyiciniz ‘yeni keşfettiğim grup, tabi benim için yeni ben keşfedene kadar adamlar grubu dağıtmış bile olabilir’ bu yoruma çok güldüm hem de sormak istedim var mı dağılma ihtimali sizi sevenleri rahatlatalım.

Ansızın Bi’İnfilak: Şu anda yok. Ama çok zor bi’iş. Geçen onu konuştuk dedik ki şanslıyız üç senedir aynı insanlar. Bizim diğer arkadaşlarımız tam zamanlı müzisyen biz yarı zamanlı. Barış’ın işi var ben çalışıyorum. Onlar sadece müzikten para kazanıyorlar ve başka gruplarda da çalıyorlar. Bazen onların diğer gruplarıyla çakışırsa yedeklemek zorunda kalıyoruz. Ama yola çıkarken beraber kurduğumuz arkadaşlarımız ilk başta saydığımız arkadaşlarımız üç sene oldu. O yüzden çok şanslıyız. Bir de yaş farkları var aralarımızda. Barış’la ben biraz daha onlardan büyüğüz onların üçünün yaşı daha yakın birbirlerine. Abi kardeş kombinasyonu iyi oldu. Birbirimizi idare ediyoruz. Bir de herkes çok egosuz bizde. Herkes başka ortamlara da girip çıkıyor ve görüyorlar. Ya bir kişinin hegemonyası oluyor ya herkes işini yapıp çıkıyor bir duygu eksikliği oluyor. Hafif amatör ruhu koruyup profesyonelce davranmaya çalışan bir grubuz. O yüzden biraradayız.

JMB: Biraz da bizi övün:) justmusicbox hakkında birşeyler söyler misiniz?

Ansızın Bi’İnfilak: justmusicbox çok yeni başladı hayatına başarılar dileriz en önemli şey süreklilik bunun sürekliliğini sağlarsanız eminim bir kaç sene sonra bir yerlere gelecek. Bizler açısından çok değerli. Neden değerli çünkü albümümüz olduğu zaman PR çalışması yaptık. Bir sürü röportajlar ayarlandı medyada. Ama o dönemsellik profesyonel hizmet aldığımız için sağlanan şeyler. Onun dışında özellikle bağımsız olarak platformlar çok önemli. Bir de birbirine faydası oluyor bunlar büyürken siz büyüyorsunuz onu takip edenler birbirini besliyor. Bu platform konusunu iyi yapanlar yok, genelde başlayıp yarım bırakıyorlar. Albüm kritiği yazısı nerdeyse hiç yok. Bir müzisyen için en değerli şey bu. Bir allbüm yapıyorsunuz, bize göre arkadaşlarımıza göre güzel, bizi dinleyenler sevdiği için dinliyor ama bir tık dışarı çıkınca bu müzik neye benziyor bu göz yok. justmusicbox bunun öncüsü olabilir. Retro Bahar albümü için hem iyi yazan hem iyi dinleyici olan biri bunu yaparsa justmusicbox gibi bunun öncüsü olabilir.